Ertuğrul Gazi
Sayın Ord. Prof. İsmail Hakkı UZUNÇARŞILI’nın OSMANLI TARİHİ 1. Cilt kitabından:
- Moğol istilâsı batıya doğru mütemadiyen genişliyordu; Celâlüddin Harezmşah Moğollara karşı kendisine yardım edilmesini Selçuk ve Eyyubî hükünıdarlariyle Bağdaştaki Abbasî halifesine teklif ettiyse de bunlar Celâlüddin’in ihtirasından korktukları için bu müracâata ehemmiyet vermediler.
highlight @ loc. 466-468
- Ertuğrul Bey’in babasının şimdiye kadar tarihlerimizin kaydettikleri gibi Süleymanşah olduğu şüpheli olup yeni araştırmalar neticesinde bunun Gündüzalp olması ihtimal dahilinde görülüyor.
highlight @ loc. 1751-1752
- Kayıların dokuzuncu milâdî asırdan itibaren Selçukîlerle beraber Ceyhun nehrini geçerek İran’a geldikleri hakkında müverrihler müttefiktir. Bir rivayete göre Ceyhun’u geçen Kayılar Horasan’da Merv ve Mokan tarafına yerleşmişler ve sonra
highlight @ loc. 1769-1770
- Moğolların tecavüzleri üzerine Celâlüddin Harezmşah ile Azerbaycan’a ve Doğu Anadolu’ya hicret eylemiş oluyorlar. Muhtelif rivayetlerin tetkiklerine nazaran Kayıların Harezm kuvvetleri arasında Doğu Anadolu’ya, geldikleri zannı kuvvetli olup bu da meşhur ananeye uymaktadır. Hâlâ Bilecik vilâyetinin merkezine bağlı Makan adında bir köy vardır. Fakat XI.yüzyıl sonlarından itibaren Diyarbakır, Hasankeyif ve Harput’a hükümet eden Artukluların Kayı boyundan olduklarına göre bir kısım K ayılarıu çok zaman evvel Doğu Anadolu’ya geldikleri hatırdan çıkmamalıdır. Anadolu’da Kayı adında bir hayli köy, dere ve mevki isimli yerler vardır. Bu köylerin başlıcaları, Domaniç, Sapanca, Mihaliççik, Denizli, İsparta, Burdur, Afyon Karahisar, Tavşanlı, Emed, iskilip, Daday, Kastamonu, Erzincan’ın Refahiye vilâyet ve kazalarindadır. Bunlardan başka daha birhaylı köy ve mevki vardır (Türkiyat Mecmuası c. 2, s. 248 ve Belleten Sayı 45 ve Dahiliye Vekâletinin Köylerimiz isimli neşriyatı). Birinci Alâüddin Keykubad Kayılardan olan Artuk oğulları’nın Harput şubesine nihayet vererek 1233 senesinde burasını almıştı. Artukluların Kayı’dan olduklarına dair sikkelerinde damgaları vardır. (Meskükât-ı Türkma-niyye kataloğu-îsmail Galib, s. 25, 26, 28, 34, 55, 65). Sultan Alâüddin belki bunların mensup oldukları Kayıları dağıtarak bir kısmını Karacadağ taraflarına yerleştirmiştir. Bu mütaleamızı bir dereceye kadar teyid edecek bir gelenek de vardır. Üçüncü Giyasüddin Keyhusrev (1264- İ283) Cimri hâdisesinden sonra uca yani Bizans hududuna gelmiş, kendisini karşılayanlar arasında Kayı aşireti beyi Ertuğrul da bulunarak sultana hediyeler takdim etmiş ve oğlu Osman Bey’in küçük oğlunu hükümdarın hizmetine vermiş ve Sultan Giyasüddin de bu çocuğa Kâhta taraflarında Ytgnık mıntıkasını timar olarak tevcih etmiştir. Bu çocuğun neslinden olan Halil Bayat ve A h m e (1 Beyler o havalide aşiret beyi bulunurlarken Yıldırım Bayezid Malatya üzerine yürüyüp (801 H./1399 M.) orasını almış ve bu sırada bu beyler Osmanlı hükümdarının yanına gelerek akraba olduklarını söylemişlerdir (Yazıcızâde Selçuknamesi-Topkapı sarayı Rpvan köşkü kütüphanesi, numara 1391, varak 258 b). Mamafih bu kayıd her iki tarafın aynı boydan oldukları mânasına da alınabilir. Diğer bir rivayete göre de Pasın ovasında Sürmeliçukur’da oturan Kayı şubesinin, Moğolların Anadolu’ya doğru yürümeleri üzerine batıya hicret etmek istedikleri ve Alâüddin Keykubad’ın bunları Karacadağ mıntakasına yerleştirmiş olmasıdır. Bu rivayet doğru ise Kayı şubesinin ya Celâlüddin Hârezmşah arasında yapılan muharebeden sonra (1230) veyahut Alâüddin’in son zamanlarına doğru olan ilk Moğol akınının bu havaliyi vurduğu sırada Rum hududuna yerleştirilmiş olmaları zannolunur. Hayrullah Efendi tarihi Ertuğrul Bey’in batıya gelişini 628 H./1231 M. de göstermektedir ki Moğolların Erzurum’a, ilk girdikleri ve hattâ Sivas’a kadar akın yaptıkları senedir.
highlight @ loc. 1770-1791